Kahin değil, rızkının peşinde...
* "Hata yaptığın zaman 1. hatanı kabul et, 2. ders al, 3. tekrarlama."
* Çok değerli ÖSYM'nin, birkaç gündür siz de takip ediyorsunuz, hata üstüne hatası çıkıyor ortaya. Medya doğal olarak her gün bunları paylaşıyor. Ama Ösym tarafından sürekli saçma sapan bahanelerle bu hataların nedenleri sıralanıyor. Esas yapılması gereken iş göz ardı ediliyor. Arkadaş, batırdınız işte. Ösym başkanı başta olmak üzere ne kadar sorumlu varsa istifa etmelidir. Unutkanlıktan kaynaklanmış bazı hatalar da. E be arkadaş, sınava giren öğrencinin unutkanlıktan kaynaklanan en küçük hatası yüzünden onun hayatıyla oynamayı biliyorsunuz ama...
* Ösym demişken, bunlar hazırlıyor yine Kpss sorularını tabii. İki senedir yazım yanlışı soruları iptal oluyor. Bu nasıl iştir, anlamadım. Adamlar 120 sorunun 120'sini de sınava giren öğrencilerden doğru yanıtlamalarını beklerken, kendileri iki senedir 120 soruyu doğru düzgün soramıyorlar. Hata üstüne hata yapıyorlar.
* Heidi Klum'un kocası Seal şarkıcıymış ya la! Memlekete konser vermeye gelmiş. Ben onu sadece Heidi Klum'un kocası diye biliyordum. O bile tek başına bir meslek gibi çünkü.
* İki arada bir deredeyim. Bir yandan 12 Eylül anayasası, öte yandan neredeyse sürekli eleştirdiğim Akp'nin evet dediğine evet deme olasılığı. Kafam allak bullak. Ve yine bir yandan da Bdp ile aynı anda "hayır" deme olasılığı var ki, akıllara sakat bir durum o da. Aslında benim gibi düşünenler için, 3. seçenek bir olmalı. "Evet", "hayır" ve 3. seçenek olarak da "adam haklı beyler"...
* Bana basın bültenleri gönderilmesine hala alışamadım. Bir de "değerli basın mensubu" diye başlıyor e-mailler, o daha garip geliyor.
* Edebiyat okumak ya da gavur edebiyatı okumak profesyonel topçu olmak gibi. Millet sadece zevk için okur, sen hem zevk hem iş için okursun.
* Internet Explorer kullanıcıları, AKP seçmeni gibi: Sen kullanmıyorsun, ben kullanmıyorum kim kullanıyor, nerede bu yüzde 47? (via Efkan Bucak)
* Bir meslektaşımın dramı... Şafak Bay'ı Twitter'da takip ediniz, ona destek veriniz .
* Fazıl Say'ı eleştirdiğim bir konu başlığında bana, "ülkedeki kıroları da görelim, bunlar ise aydın insanlar, her şeye rağmen sözleri dinlenmeli" yazılmış. Bu ülkede aydın diye gösterilen isimler Fazıl Say, Bedri Baykam, Mine Kırıkkanat gibiler ise; ben o zaman "vay o ülkenin haline!" diyorum. Kıroları saymaya gerek yok, şu yukarıdaki isimleri zikretmek yetti bana.
* Şu ülkede taraftar forumlarındaki transfer duyumları bölümünden daha kolpa başlıklar kesinlikle "memurlar.net" forumlarında mevcut.
* Her yaz sosyal medyada sivrisineklerle ilgili hayıflanan hatun kişi...İyi ki varsın. Sayende yazın geldiği anlaşılıyor. Sibel Can'ın verdiği kilolar ve Serdar Ortaç'ın yaz albümlerinden sonra 3 numaradasın kesinlikle.
* "Bir yazar ya da blog yazan vatandaş, yazısını yazmadan evvel başlığını atıyorsa, o yazıda bir sorun vardır", demiştim geçenlerde. Fikrim değişmedi, hala aynı şeyi düşünüyorum...
* “Eğer bilmediklerim ayağımın altında olsaydı, başım göğün en yüksek katına değerdi.” Ebu Hanife.
No comments:
Post a Comment